Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Ayşe Özek Karasu Nazi subaylarına benzemeyen generaller Trump'ın askeri geçit hayallerini nasıl öldürmüştü
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        ABD Başkanı Donald Trump, militarist kas gösterileriyle geçirdiği son haftayı askeri geçit töreniyle taçlandırıp ilk döneminden kalma hayaline “nihayet” ulaştı. Washington caddelerinde piyadesi, süvarisi, özel birlikleri ve Ranger’leriyle yedi bine yakın asker yürüdü, zırhlı araç konvoyu önündeki Abrams tanklarının paletleri asfaltı çiğnedi, helikopterler “Apocalypse Now” tarzı alçak dalış yaptı, Kara Şahin’ler, B52 bombardıman uçakları uçtu. Amerikan ordusunun 250’nci yıldönümü kutlanıyordu, tesadüf bu ya 14 Haziran doğumlu Trump’ın 79’uncu yaş gününe denk düşüyordu.

        Trump askeri salvolarına Los Angeles’tan başladı. California valisinin itirazına rağmen, göçmen operasyonlarına protestoları bastırmak için Ulusal Muhafızları ve Deniz Piyadelerini yolladı. Ardından Fort Bragg üssünde, seçmece toplanmış askerlere hitaben tamamen ideolojik içerikli bir konuşma yaptı, Los Angeles protestocularını “hayvanlar” ve “dış düşman” diye andı tezahürat aldı, Biden’ın adını anınca eski yönetime yuh çekildi.

        Trump, Fort Bragg'da seçmece askerlerle miting yaptı
        Trump, Fort Bragg'da seçmece askerlerle miting yaptı

        Ve Trump cumartesi günü “benim” dediği askeri geçit törenini gerçekleştirdi; kurşun geçirmez camın arkasında, düşmana askerleriyle gözdağı veren kısa bir konuşma da yaptı prompterdan.

        Bu sırada otoriter yönetimine karşı 50 eyalette “No Kings” gösterileri dalga dalga yayılıyordu.

        TÖRENDE AMPUTE GAZİ İSTEMEDİ

        Trump’ın hayaline kavuşmasının “nihayet” faslını, “The Divider: Trump in the White House, 2017-2021” başlıklı kitap dolu dolu anlatıyor. New York Times muhabiri Peter Baker ve The New Yorker yazarı Susan B. Glasser’ın kaleme aldığı kitap, Beyaz Saray’ın içinden inanılmaz bilgilerle yüklü.

        Askeri tören hikayesi 2017 yazında, ilk dönem başkanlığının altıncı ayını süren Trump’ın Paris’e Bastille Günü ziyaretiyle başlıyor. Fransa’nın yeni Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ABD’nin Birinci Dünya Savaşı’na girişinin yüzüncü yıldönümü vesilesiyle görkemli bir askeri şov düzenliyor. Champs-Elysees’de vintage tanklar yürüyor, tepelerinde savaş jetleri uçuyor. (Aslında 14 Temmuz Bastille Günü hep askeri törenle, jet gösterileriyle kutlanır). Macron belli ki, Trump’ın şovmen mizacına hitap etmek istiyor. Bando, Daft Punk’tan “Get Lucky”yi çalıyor, Macron memnun ve gururlu, Fransız generaller alkış tutuyor. İçlerinden biri Amerikalı mevkidaşına dönerek “Gelecek yıl aynısını yaparsınız” diyor.

        Nitekim Trump yapmayı kafasına koyuyor. Washington’a döner dönmez generalleri karşısına alıp, gelecek yılın 4 Temmuz Bağımsızlık Günü için görülmemiş ihtişamda bir askeri tören istiyor. Generaller talebi hayretle ve hatta irite vaziyette karşılıyor. Savunma Bakanı James Mattis “Asit içerim daha iyi” diyor. Trump’ı vazgeçirmeye çalışan yetkililer, törenin milyonlarca dolara mal olacağını ve başkent caddelerinin zarar göreceğini söylüyor.

        Aslında Trump ile askerler arasındaki mesele para ve diğer ayrıntılar değil; Afganistan’dan asker çekme veya Kuzey Kore ile İran’dan gelen nükleer tehditle mücadele konusundaki anlaşmazlıklar da değil. Tarafları bölen asıl mesele değerlere ve ABD’nin varlığına yaklaşımdaki farklılıklar. Trump ile Beyaz Saray Genel Sekreteri John Kelly arasında geçen konuşma, Bağımsızlık Günü’ne dair anlayış farkını apaçık ortaya koyuyor. Kelly de Mattis gibi emekli Deniz Piyadeleri komutanı. Trump şöyle diyor:

        “Bak, askeri törende yaralı adam görmek istemem. Hiç hoşlanmam. Bastille Günü’nde, uzuvlarını kaybetmiş tekerlekli sandalyeye bağlı olanlar dahil yığınla eski asker vardı.”

        Genel Sekreter Kelly, kulaklarına inanamıyor; “Onlar kahramandır” diyor, “Toplumumuzda daha da büyük kahraman bir grup vardır ki, onlar Arlington’da yatmaktadır…” Afganistan’da çarpışırken ölen kendi teğmen rütbeli oğlu Robert’in de askeri mezarlıkta yattığını söylemiyor Kelly. Trump “Onları istemem, hoşlanmıyorum” diye kestirip atıyor.

        “NEDEN ALMAN GENERALLERİ GİBİ DEĞİLSİNİZ?”

        Aynı konu Oval Ofis’teki bir brifingde yeniden açılıyor. Kelly’nin yanı sıra Genelkurmay Başkan Yardımcısı havacı general Paul Selva da mevcut. Kelly sarkastik bir tavırla “Biliyorsunuz, 4 Temmuz askeri geçit törenini General Selva organize edecek” diyor. İstihzayı anlamayan Trump, generale törenle ilgili ne düşündüğünü sorunca Selva’dan bodoslama şu cevabı alıyor:

        “Ben Amerika’da değil, Portekiz’de yetiştim. Portekiz diktatörlükle yönetiliyordu ve geçit törenlerinin amacı, silahların kimde olduğunu göstermekti. Ama bu ülkede biz bunu yapmayız.”

        Gayet net sözlere rağmen Trump tam anlamıyor; “Yani bu fikirden hoşlanmadın mı?” diye soruyor kuşkuyla.

        “Hayır” diyor Selva, “Askeri geçit törenlerini diktatörler yapar.”

        Trump, “generallerim” dediği kadronun, başkana körü körüne sadakatle bağlanmaktan çok kendine özgü ilke ve kuralları olduğunu bir süre sonra anlıyor. Öfkeli bir anında Genel Sekreter Kelly’ye “f”li kelimeyi de kullanarak çıkışıyor:

        “Siz f..g generaller, neden Alman generalleri gibi olamıyorsunuz?”

        Kelly soruyor: “Hangi generaller?”

        “İkinci Dünya Savaşı’ndaki Alman generalleri” yanıtını veriyor Trump.

        “Biliyorsunuz, onlar tam üç kez Hitler’i öldürmeyi denedi ve neredeyse başarıyorlardı” diyor Kelly.

        Fakat Trump tabii ki bilmiyor, “Hayır, onlar Hitler’e sonuna kadar sadıktı” diyor. Başkanın tarih bilincine göre Üçüncü Reich’ın generalleri Hitler’e topyekûn itaat ediyordu, kendi ordusuna biçtiği model de buydu. Kelly, Amerikan ordusunda o tür generaller bulunmadığını söylediyse de Trump kararlıydı. Teamüllere aykırı olarak Genelkurmay’ın başına kendi seçtiği generali getirecek kadar ısrarlıydı. Görevi üstlenen General Mike Milley, “Sayın Başkan, ordumuz hizmetinizdedir, çünkü başkomutan sizsiniz. Yasalara aykırı olmadığı sürece her emrinizi yerine getirmeye hazırım” demişti.

        Ancak Trump’ın görev süresi bittikten sonra ağır eleştirenler arasında yer alacaktı Milley. Bob Woodward’ın “War” kitabında yazdığına göre Milley eski patronu için “Sapına kadar faşist, bu ülkedeki en tehlikeli adam” demişti. Genelkurmay Başkanı olarak son konuşmasını yaparken de “Bu ordu dikta heveslilerine bağlılık yemini etmez” göndermesini yapmıştı.

        Trump ise Milley’i, Çinli mevkidaşıyla yaptığı telefon görüşmelerinin içeriği nedeniyle vatana ihanetle suçluyordu. Geçen kasımda Trump’ın yeniden başkan seçilmesi emekli generali tehlikeli pozisyona sokmuştu. Görevi devretmeye hazırlanan Biden, bir istisnaya imza atarak ileride isnat edilebilecek suçlamalara karşı Milley için önleyici af çıkardı. Trump’ın ikinci dönemi başladıktan sonra Pentagon ilk iş Milley’in koruma ekibini geri çekti ve hassas bilgilere erişimini sağlayan güvenlik iznini kaldırdı.

        MAGA DEVLETİN DOĞUM GÜNÜ

        Askeri gövde gösterilerini sadece diktatörlerin yaptığını söyleyebilen yetkililer çoktan kovuldu, görevden ayrıldı veya susturuldu. Trump 45 milyon dolara mal olduğu söylenen gösterisinde ordusunu selamlarken, beri yanda dünyanın en iyi muharip güçlerinden Deniz Piyadeleri Los Angeles’da barışçı protestoculara karşı konuşlanmış bulunuyordu. Bu çelişki, bu bölünmüşlük görüntüsü, “No Kings” protestoları ve Minnesota’da işlenen siyasi cinayetlerle perçinleniyordu. Minnesota Eyalet Meclisi’nin eski başkanı Demokrat Melissa Hortman ve eşini öldürüp eyalet Senatörü John Hoffman ve eşini yaralayan fail firardayken, Washington’da tanklar ilerliyordu.

        Kurşun geçirmez camın ardında Trump ve sağ yanında Savunma Bakanı Pete Hegseth
        Kurşun geçirmez camın ardında Trump ve sağ yanında Savunma Bakanı Pete Hegseth

        Görüntüye bakılırsa Trump orduya istediği dizaynı verebilmişti. Pentagon’un başında “Geçit yapacağıma kezzap içerim” diyen bir bakan yerine, eski Fox News sunucusu yeni Savunma Bakanı Pete Hegseth vardı. Geçit töreninin organizasyonu ise Hegseth’in Fox’taki sabah programının yapımcısı Ariel Abergel’e emanet edilmişti. Henüz 20’li yaşlardaki Abergel’i daha büyük bir görev bekliyor. Trump, Amerika’nın gelecek yılki 250’nci yıldönümü kutlamaları tertip komitesinin başına da Abergel’i getirdi. Prodüksiyonun adı “America250” ama MAGA devletin doğum günü partisine döneceğinden kimsenin kuşkusu yok.

        OSZAR »